Çınlama

Tinnitus (Çınlama)

Tinnitus (Çınlama) çok görülen bir problem olup toplumun %10-15 ‘lik kısmını etkilemektedir. Toplumun da %0.5 ile %1.6’sında ise çok ciddi derecede rahatsızlık yaratmakta ve yaşam kalitesini ciddi oranda etkilemektedir.

Genel olarak santral ve periferik kaynaklı olarak iki ana gruba ayrılmaktadır. Periferik kaynaklı olanlar işitme kaybı ile beraber gözlenmekte ve sıklıkla da gürültüye maruziyetle ilişkilidir.  Ancak işitme kaybı olmadan da çınlama olabilmektedir. Bu durumun ortaya çıkmasında; metobolik, vasküler, dejenratif gibi birçok neden suçlansa da net bir patofizyolojik mekanizma ortaya konulamamıştır. Net bir patofizyolojik mekanizma ortaya konulamadığı için de etkili bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Bu şikayetleri bulunan hastalara Kulak Burun Boğaz, Nöroloji, Kardiyoloji ve Psikiyatri tarafından değişik tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.

Çınlama vakalarında ilk yapılması gereken işitme kaybının eşlik edip etmediğinin ortaya konmasıdır. İşitme kaybının olduğu frekanslarda olan çınlamalarda temel tedavi işitmenin cihazla desteklenmesidir. Bu cihazların sıklıkla tinnitus baskılayıcı özellikleri de bulunmaktadır.  Çınlamaya işitme kaybının eşlik etmediği durumlarda veya hastanın işitme cihazı kullanmak istemedeği durumlarda ise daha farklı tedaviler kullanılmaktadır. Bu tedaviler hastada tinnitusun yarattığı şikayet düzeyine göre planlanmakta ve bunların arasında; ilaç tedavisi (vastarel, tebokan, nootropil, sefal, tintus, vb…), müzikle baskılama tedavisi (tinnitus frekans ve amplitüdü hesaplanarak hastanın sevdiği müzik içine yerleştirilerek tinnitus baskılamayı amaçlayan tedavi) ve psikiyatrik tedavi( psikoterapi, antidepresan ilaçlar gibi) bulunmaktadır.